Saglik Merkezine Hosgeldiniz!

 

EHEC BİR VİRÜS DEĞİL  BAĞIRSAK

 BAKTERİSİDİR

Sıcak kanlı hayvanların bağırsağında milyarlarca eşerişia koli bakterisi bulunur. Bunların büyük çoğunluğu zararsız bakteriler iken,  bazı suşlar insanlarda hastalık yapar.  EHEC  bunlardan biri olup  insanlarda ağır hastalık yapar .

EHEC, Entero Hemorajik Eşerişia Koli,kelimelerin baş harflerinden yararlanılarak  üretilmiş bir kısaltmadır. Son salgında rol alan suşu   E. coli O104:H4 ‘dür.  Mayıs ayında başlayan ve halen devam eden son Almanya  salgını nedeniyle güncellik kazandı.  Etken bazı basın organlarında virüs olarak adlandırılmış ise de  etken virüs değil kesinlikle bir bakteridir.

 

 

EHEC  sıcak kanlıların özellikle de büyük baş ve diğer kesimlik hayvanların bağırsağında bulunan bir bakteri.  Hayvanlarda bulunduğu zaman hastalık oluşturmuyor yalnızca insanlarda kalın bağırsak iltihabına  neden oluyor.  Kalın bağırsakları tutması nedeniyle kişide dizanteriye benzeyen bir tablo ile, yani yüksek ateş, karında kramplar ve ağrı, kanlı  ishal  ve  bazen kusma ile seyreden bir hastalık yapıyor.  

Bakteriden salgılanan zehir (toksin) kuvvetli bir kırmızı kan hücresi (eritrosit) parçalayıcı(hemolitik). Bu nedenle hastalık sırsında yalnızca bağırsak iltihabı ve kanaması olmuyor aynı zamanda bakterinin salgıladığı toksin kana karışarak kırmızı hücrelerde  yıkıma neden oluyor ve  kan yıkım (hemoliz) ürünleri böbreklerden atılıyor.  Bazı hastalarda kan yıkımı çok ağır seyrediyor ve  yıkım ürünlerinin  fazlalığı nedeniyle  böbreklerde   yetmezliğe ve arkasından da kanda üre seviyesinin yükselmesi (üremiye) durumu ortaya çıkıyor.  Tıpta Hemolitik Üremik  Sendrome (HUS)  denilen bu durumun gelişmesi halinde hastanın yaşamını kaybetme tehlikesi artıyor.

DSÖ Avrupa Bölge Ofisi’nin  bildirdiğine göre  08 Haziran 2011 itibarı ile  Kuzey Almanya merkezli  son salgında Toplam  2909 EHEC enfeksiyonu görülmüş bunun 760’ında Hemolitik Üremik  Sendrome (HUS)  gelişmiş ve bunlardan da 19’u ölmüştür. Geriye kalan 2149  EHEC  vakasından ise 8’i yaşamını kaybetmiştir. Böylece Kuzey  Almanya merkezli  son salgında toplam ölüm sayısı 27' dir.  Hastalık genellikle çocuklarda ve yaşlı hastalarda  ağır komplikasyonlu seyrediyor. Son salgın daha çok 18 yaş üstünü ve kadınları tutmuştur.

Enfeksiyonun kuluçka süresi yani bakteriyi aldıktan sonra belirtilerin görülmesi için geçen ortalama süre 3-5 gün kadardır.Ağır klinik tablo gelişmeyen hastaların tamamı 10 gün zarfında  iyileşir.

BULAŞMADA ÖNCELİKLE  ET VE ÜRÜNLERİ İLE HAM SÜT ROL OYNAR SEBZE VE MEYVENİN ROLÜ ÇOK DÜŞÜKTÜR

Bakteri bağırsak orijinli olduğu için, insanlara bulaşma özellikle insan ya da hayvan dışkısı ile bulaşan yiyeceklerin yenmesi sureti  ile oluyor. Bu bağlamda da en tehlikeli yiyecekler et ve et ürünleri ile ham süttür. Özellikle  çiğ etle yapılan yiyecekler ile iyi pişmemiş etlerden yapılan yiyecekler çok tehlikelidir.  Ayrıca insan ve hayvan  dışkısının gübre olarak kullanıldığı , çiğ sebze ve meyve ile de bulaşma söz konusu olabilir.

 

HASTALIK YENİ DEĞİL

Bakterinin 1982 yılında Amerika’da  ve daha  sonrada 1996 yılında  Japonya’da salgın yaptığı biliniyor. Yani yeni tanımlanan bir hastalık değil. 

Almanya yetkilileri hastalığın İspanya özelliklede İspanya’dan ithal edilen sebzeler olduğunu açıklamıştır. Bu doğrulanmamıştır. Doğrulanmasının ötesinde  08 Haziran itibari ile 16 ülkede toplam 2909 vaka görülmüş  olup, bunun 2844’ü Almanya’da yalnızca 55’i diğer ülkelerde bunlardan da yalnızca bir tanesi İspanya’dadır. Diğer ülkelerde görülen vakaların büyük çoğunluğunda Almanya özellikle Kuzey Almanya ziyareti vardır. Yani esas merkez  Kuzey Almanya iken, Alman makamları İspanyayı suçlaması ve olayı adeta bir haksız rekabet unsuru olarak kullanması düşündürücüdür.

KORUNMA ÖNLEMLERİ

-Hastalığa yakalananlar, yani karın ağrısı ve kanlı ishali olanlar,  gecikmeden hastanelerin intaniye kliniklerine başvurmalı, kesinlikle kendi kendine tedavi yöntemlerine başvurmamalı, özellikle antibiyotik ve  ishal kesici ilaçlar kullanılmamalıdır.  Bu ilaçlar hastalığın ağırlaşmasına neden olmaktadır.

-Çiğ et ve  ürünleri ile yapılan yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Bakteri  70 derecenin üzerindeki sıcaklıkta tahrip olmaktadır. Bu nedenle de özellikle et ve et ürünleri, özellikle kıymadan hazırlanan köfte türü yiyecekler iyi pişirilmeli ve köfte hamburger ve benzeri yiyecekleri pişirme sırasında en ortadaki kısımda sıcaklık 72 dereceyi geçmelidir. Bu nedenle de  fast-foot türü beslenme yerlerinde çalışan personelin, el temizliği ve et ürünlerini iyi pişirmesi çok önemlidir.

-Tuvalet kullandıktan sonra eller çok dikkatlice yıkanmalı ve yiyecek hazırlamadan önce eller mutlaka bir kez daha yıkanmalıdır.

-Çiğ  ham süt tüketilmemeli ve sokak satıcılarından alınan sütler iyici kaynatılmadan kullanılmamalıdır.

-Kaynağı belli olmayan sulama suyu olarak kirli sular, gübre olarak ham hayvan veya insan dışkısı kullanılan sebze meyve tüketilmemeleri.  Çiğ tüketilen sebze ve meyveler  çok iyi yıkanmalıdır.

EHEC’den korunmada  DSÖ’nün beş altın kural olarak isimlendirdiği,

1) El temizliği,         

2) Güvenli kaynaklardan gıda  malzemesi alma ve güvenli su kullanma ,

3) Gıdaların buzdolabında saklaması

4) İyi pişirme,

5) Pişmiş ve çiğ yiyeceklerin birbiri ile temas etmemesi ve genelde gıda sağlığı özelde ise EHEC’ten korunma için vazgeçilmez önlemlerdir.

 

Prof.Dr.Recep Akdur

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi  Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı

 

 

 

Web sayfasının dizaynı Aytuna Devrim Canbul tarafından yapılmıştır.

Menu | E-Posta | Bilkent Üniversitesi Ana Sayfası |